COSMERE
Roshar
Fırtınaışığı Arşivi Roshar adlı Paredünya da geçer. Roshar etrafı okyanuslarla kaplı tek bir büyük kıtadır. Bu dünyada yaşam koşulları düzenli olarak ortaya çıkan yücefırtınalar yüzünden sertleşmiştir. Bu fırtınalar o kadar güçlüdür ki bütün yapılar bu fırtınalara göre yapılmıştır. Evler ve kaleler sırtlarını fırtınanın geldiği doğu yönünde bir dağa ya da onları fırtınadan koruyacak doğal bir yapıya vermiştir. Bir insanın bu fırtınalarda dışarıda kalmasının sonucu acılı bir ölümdür. Bu fırtınalar birkaç günde bir bütün kıtayo doğudan batıya gezerler. Bölgelerin ekosistemleri de bu fırtınalara göre evrimleşmiştir. Kıtanın en doğusundaki Alethkar çoğunlukla kabuklu hayvanlardan ve fırtınalarda açılıp kapanabilen sert bitkilerden oluşur.
Fırtınaışığı
Fırtınaışığı Arşivi Roshar adlı Paredünya da geçer. Roshar etrafı okyanuslarla kaplı tek bir büyük kıtadır. Bu dünyada yaşam koşulları düzenli olarak ortaya çıkan yücefırtınalar yüzünden sertleşmiştir. Bu fırtınalar o kadar güçlüdür ki bütün yapılar bu fırtınalara göre yapılmıştır. Evler ve kaleler sırtlarını fırtınanın geldiği doğu yönünde bir dağa ya da onları fırtınadan koruyacak doğal bir yapıya vermiştir. Bir insanın bu fırtınalarda dışarıda kalmasının sonucu acılı bir ölümdür. Bu fırtınalar birkaç günde bir bütün kıtayo doğudan batıya gezerler. Bölgelerin ekosistemleri de bu fırtınalara göre evrimleşmiştir. Kıtanın en doğusundaki Alethkar çoğunlukla kabuklu hayvanlardan ve fırtınalarda açılıp kapanabilen sert bitkilerden oluşur.
Eskiden bazı insanlar fırtınaışığı çekerek özel güçler edinirlerdi. Bu insanlara Parlayan Şövalyeler denirdi ancak yüzyıllar önce insanlığa ihanet edip ortadan kayboldular. Parlayan Şövalyeler on sınıftan oluşurdu. Bu sınıfların her biri fırtınaışığının bahşettiği on güçten ikisini kullanabilirdi. Bazıları uçabilir iken diğerleri vücutlarında ki sürtünmeyi azaltıp yerde oldukça hızlı hareket edebilirdi. Bu şövalyelerin ayrıca Parezırhları ve Parekılıçları vardı. Parekılıçlar önlerine çıkan her şeyi zorluk yaşamadan kesebilirken sadece Parezırhları karşısında ölümcül değildiler. Parezırhlara da sadece Parekılıçlar tarafından zarar verilebilirdi.
Parlayan Şövalyelerin var olma sebepleri ve karşılarında durdukları varlıklarda Yokelçilerdi. Yokelçiler belli zaman aralıkları ile insanlığa saldırıp dünyadan yok etmeye çalışırlardı. Parlayan Şövalyeler yüzünden bu amaçlarına hiçbir zaman ulaşamadılar ve her seferinde geri püskürtüldüler. Ancak Şövalyelerin bütün insan üstü güçlerine rağmen her geldiklerinde insanlığın nüfusunun yüzde doksanını yok ettiler ve her saldırıları ile beraber insanlığın bilgi ve teknolojisi büyük ölçüde unutuldu. Bu saldırılara Issızlık denirdi ve sonuncusu 4000 sene önceydi. Bu zaman aralığından dolayı bazı insanlar Şövalyelerin Yokelçiler’i tamamen Roshardan sürdüklerini ve onları avlamak için kendilerinin de gittiklerini öne sürüp ihanetlerini bu şekilde açıklıyor.
Dalgabağlama sadece Parlayan Şövalyeler tarafından kullanılabilen on gücü kullanmaya verilen addır ve yüzyıllardır bu gücün artık yok olduğu düşünülmektedir. Ya da öyle idi. Alethkar’ın kralı Gavilar kendi partisinde beyazlar giyen ve Dalgabağlama gücüne sahip bir suikastçi tarafından öldürülmüştür. Bu suikast Roshardaki çarkların dönemeye başlamasına sebep olur.
İzlediğimiz dört kişi var. Birincisi hekim, tıbbı bir kenara bırakıp içinde bulunduğumuz dönemin en vahşi savaşında bir asker olmaya zorlanmış. İkincisi öldürürken ağlayan bir katil, bir suikastçi. Üçüncüsü yalancı; bir hırsızın kalbi üstüne bir âlimin cübbesini giymiş genç bir kadın. Sonuncusu ise bir yüceprens, yani savaş açlığı tükenirken gözleri geçmişe açılmış olan bir savaş beyi.
Kaladin Stormblessed
Kaladin küçüklüğünden beri kendisini babası gibi doktor olmak için eğitti. Ama küçük kardeşi askere gitmek için seçildiğinde onu korumak için o da gönüllü oldu. O günden 5 yıl sonra Kaladin ihanete uğramış bir köle olmuştur ve tek istediği ölümün huzurudur. Onun peşini bırakmayan bir rüzgarspreni ile tanışınca hayatı geri dönülmeyecek şekilde değişmeye başlar. Hayatının anlamını ölüme bırakılmış insanlara tekrar umut vermekte bulur. Ama hiçbir zaman herkesi koruyamayacaktır.
“Şeref öldü… Ama ben ne yapabileceğime bir bakayım.”
Szeth
Kendi halkı tarafından sürgün edilmiş Vallano-oğlu-oğlu-Szeth’e Alethkar’ın kralı Gavilar’ı öldürmesi emri verilmişti. Halkının kendisi için karar verdiği ve kendisinin de kabul ettiği ceza ona sahibi tarafından verilen her emre sorgusuz sualsiz yerine getirmesi idi. Kendisini öldürmesine bile izni olmayan Szeth bu emre uyup kralı öldürür ve bu sırada Dalgabağlama güçlerini gösterir. Szeth bu işlediği suçun sonuçlarını asla tahmin edemezdi.
“Sanırım bir ölüm benim seçimim olabilir.”
Shallan Davar
Shallan asil bir ailenin tek kız çocuğuydu. Dört erkek kardeşi ile mutlu bir yaşama sahipti. Ta ki annesi ölene kadar. Annesinin ölümü babasını derinden etkiledi ve bir zamanlar nazik olan adam korkunç birine dönüştü. Erkek kardeşlerini her karşı geldiklerinde dövüyordu. Onu durdurabilen bir tek Shallandı. Babalarının bu durumu ailede ki bütün çocukların akıl sağlıklarını kötü durumlara getirdi. Bazıları hayvanlara eziyet ediyordu bazıları kumarda sürekli para kaybediyordu. Babasının ölümü durumları daha da kötü bir duruma sokacaktı. Ailesinin asıl para kaynağının yoktan değerli taş madenleri yaratabilen bir büyü aleti olduğunu ve bu aletin kırıldığını öğrendiğinde Shallan kardeşlerini ve kendisini kurtarmak için evinden ayrılmak zorunda kalacaktı.
Benim istediğim intikam değil. Benim tek istediğim ailem.”
Dalinar Kholin
Ölen Alethi kralının kardeşi olan Dalinar bir yüceprenstir. Alethkar’ın en onurlu ve güçlü lordu olarak bilinir ve herkes tarafından saygı duyulur. Dalinar 5 yıl önce kardeşi öldürüldüğünden beri bütün Alethkar’ı intikam için birleştirmiş ve katillerine karşı çorak ovalara getirmiştir. 5 yıldır intikamlarını alamamış olan krallık artık bir bütün değildir ve yüceprensler birbirleriyle yarışmaktadır. Bu durumda mutlu olmayan Dalinar tekrar bütün bir Alethkar yaratmak için elinden geleni yapmaya çalışmaktadır. Ama yücefırtınalar sırasında ani bir şekilde gelen görüleri onun itibarını lekelemektedir. İnsanlar onu eskiden olduğu insafsız savaş lordu gibi değil de yaşlı ve deli bir aptal olarak görmeye başlamaktadır. Ayrıca Dalinar ölmüş olan karısıyla ilgili bütün anılarını yitirmiştir. İnsanlar onun ismini söyleyince bile bir sebepten ismi duyamamaktadır. Bu görüler neden sadece ona gelmektedir ve amaçları nedir? Mehrum karısını neden hatırlayamamaktadır? Bu soruların cevapları Dalinar’a insanlığın kurtuluşunu ve onun ıstırabını verecektir.
“Yaptıklarımın sorumluluklarını kabul edeceğim. Eğer bunu yaparken düşersem her seferinde daha iyi bir adam olarak kalkacağım.”